Peygamberimizin hayvan sevgisi nasıldı-1
Peygamberimiz hayvanları çok seviyordu.
Son yazdığım yazılarımda yobazların nasıluydurma hadislerle hayvanları kötülediklerini, insanlardan uzaklaştırmaya, hatta onları öldürmeyi makul göstermeye çalıştıklarından size bahsettim. Yobazların sevgisizliği, gaddarlığı, acımasızlığı hayvanlar konusunda da bu uydurma hadislerle ortaya çıkmıştır. Kuran’a göre hayvanlar sevilir, onlara şefkat gösterilir. Müminler hayvanlara bakıp onların ne kadar güzel yaratıldıklarını düşünüp Allah’a ham ederler. Kuran’da ayrıca hayvanların sürekli Allah’a secde ettikleri ve Allah’ı teşbih ettikleri bildirilir:
Görmedin mi ki, gerçekten, göklerde ve yerde olanlar, güneş, ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar, hayvanlar ve insanlardan birçoğu Allah'a secde etmektedirler. Birçoğu üzerine azab hak olmuştur. Allah kimi aşağılık kılarsa, artık onun için bir yüceltici yoktur. Şüphesiz Allah, dilediğini yapar. (Hac Suresi, 18)
Yobazların hayvanları kötüleyen uydurma hadislerine karşılık peygamberimizin hayvan sevgisini ve hayvanlarla ilgili hadisleri paylaşmakta fayda var. Peygamberimiz hayvanlara zulmeden çirkin adetleri ortadan kaldırmıştır. Peygamberimiz tebliğ görevine başladığı sırada toplumdaki cehalet, hayvanlara olan muamelelerine de yansıyordu; canlı hayvanları ok atışlarında hedef dikerler, kendi hayvanlarını diğerlerinden ayırmak için kulak ve kuyruklarını keserler, hatta dağlarlardı. Çölde acıktıkları zaman canlı devenin hörgücünü yarıp bir parça yağ çıkararak ilgili yeri tekrar dikerlerdi.
Peygamberimiz, cahiliye toplumunun bu konudaki çirkin âdetlerini de tamamen ortadan kaldırdı.Hayvanların da merhamete muhtaç olduklarını öğretti. Hayvanlara zulmeden tüm uygulamalar Peygamberimiz tarafından durduruldu.
Peygamberimiz tarafından hayvanların aşırı çalıştırılmaları da yasaklandı. Yüzyıllardır devam eden hayvan sırtlarında karşılıklı oturarak saatlerce yapılan hitabet ve şiir törenleri yasaklandı. Sahiplerinin sadece gerçek ihtiyaç süreleri kadar hayvanlarına binmelerine izin verildi. Peygamberimiz: "Hayvanlarınızın sırtını minberler yerine koymayın. Şurası muhakkak ki tek başınıza güçlükle gidebileceğiniz bir yere sizi götürmeleri için Allah onları sizlere musahhar (hizmetçi) kıldı. Arzı da sizin (durma yeriniz) kıldı, öyleyse ihtiyaçlarınızı (duran hayvanının sırtında değil) arz üzerinde görün." Ebu Davud, Cihad 61, (2667) şeklinde uyarıda bulunmuştur.
Bir başka hadis ise şöyledir: “Hayvanlarınıza, onları yormadan güzelce binin ve (kullanmadığınız zaman da) güzel bir şekilde bırakıp istirahat ettirin! Onları, yollardaki ve sokaklardaki konuşmalarınız için kürsü edinmeyin (sırtlarında durup muhabbet etmeyin).” (Ahmed, III, 439)
Peygamberimiz ayrıca, çalıştırılan hayvanlara, insanlar gibi dinlenme hakkı vermiş ve yolculuk sırasında yapılan dinlenmelerde öncelikle hayvanların ihtiyaç ve istirahatlerinin sağlanması gerektiğini vurgulanmıştır.
Peygamberimiz hayvanlara eziyet ve işkence yapılmasını yasaklamıştır. Peygamberimiz, “Cenab-ı Hakkın haksız olarak bir serçeyi öldürenden kıyamet gününde hesap soracağını” (Ebu Davud, 2/11) bildirmiş; “Kuşların yuvalarının bozulmamasını, yumurta ve yavrularının alınmamasını” (Buhari Edebü’l-Müfred, 139) emretmiştir.
Peygamberimiz bindiği hayvanın yüzüne sert bir şekilde darbe atan birini gördüğünde durdurur ve bu hareketinin Allah’ın hukukunu çiğnemek anlamına geldiğini belirterek, “Allah hayvanları bunu yapasınız diye yaratmadı” (Ahmed, Müsned, 4/131) demiştir.
Yazımın ikinci bölümünde yobazların hayvan düşmanlığını ve peygamberimizin hayvan sevgisini sizlere anlatmaya devam edeceğim.
Yazımın ilk iki bölümünü bu linklerden okuyabilirsiniz:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder