28 Ekim 2013 Pazartesi

Hayatta her şeyin bir zamanı var değil mi, geçti mi bir daha geri alamayabilirsin…


Hayatta her şeyin bir zamanı var değil mi, geçti mi bir daha geri alamayabilirsin…
İnsan bir adım bile kaderinin dışına çıkamaz...

İnsan ne kadar da değişik bir varlık. İçinde hep sanki güçlü olacak, kuvvetli olacak, genç olacak, sanki hiç ölmeyecek, çok uzun yıllar yaşayacak gibi bir his var. Ama gerçek böyle değil. İnsan bu hisler içindeyken birden öyle olaylarla karşılaşıyor ki, geri alması mümkün değil…
İnsanların çoğu “yaşlanınca namaz kılarım” diye düşünür ama yaşlanıp beli büküldüğünde, ya da bir sakatlık geçirdiğinde alnını secdeye koyamaz hale gelir. Ancak oturarak namaz kılabilir, ya da yatarak Allah’ı zikreder. Yine yaşlandığında bedeni hastalanmaya başladığında oruçtutamaz hale gelir. Dolayısıyla böylesine güzel bir ibadeti artık yapamaz. Gençken yapmadıysa artık vakit geçmiş demektir. Artık bu ibadetten sevap alamaz. Eğer elinde imkan varken infak etmezse, iflas edip elindeki bütün malını mülkünü kaybedebilir. İşte o zaman bu ibadeti de yapamayacak hale gelir.
İşte bu yüzden insan hayatının her anının kıymetini bilmeli. Gücü, kuvveti yerindeyken ibadetlerini büyük bir şevkle yerine getirmeli. Malı mülkü varken Allah yolunda harcamalı. Konuşabiliyorken Allah’ı anmalı, tebliğ yapmalı. Hayatının her anını Allah’a adamalı. Yoksa yaşlılık gelip çattığında bunların hiçbirini yapmayan insan ahirette çok büyük pişmanlık duyacaktır. Artık ne geriye dönmek, ne de Allah’ın rızasını kazanacak bir amelde bulunmak mümkün değildir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder