Dünyada yaşanan terörü dinle bağdaştıramazsınız!
Dindar bir insan asla terörist olamaz, masum bir insanın canını alamaz.
Kiliselere, havralara, camilere düzenlenen bombalı saldırılar, Amerika’da ikiz kullere yapılan saldırılar, haince pusu kurularak öldürülen insanların yanında kasıtlıca bırakılan yalan kanıtlar, bütün bu suçları dindar insanlar işlemiş gibi gösterme çabaları, Radikalİslamcılar, Siyonistler, dindar Hıristiyanlar yapmış gibi basına yansıtmalar…Oysa gerçekten dindar bir insan asla terör eylemine karışamaz, asla masum bir insanı öldüremez. Asla masum birçok insanın toplu ölümüne neden olacak eylemler düzenleyemez. Dolayısıyla dünyada yaşanan terörü ne İslam’la ne Musevilikle ne de Hıristiyanlıkla bağdaştıramazsınız.
Son din olan İslam sevgi, barış, merhamet dinidir. Bu dine uyan her insan Allah sevgisiyle ve Allah korkusuyla doludur. Adaleti emreder, masum insanların haklarını korur, ırk, soy, cinsiyet ayrımı yapmaz. Allah Kuran’da insanlar arasındaki üstünlüğü belirleyen tek özelliğin iman olduğunu şöyle bildirir:
“Ey insanlar, gerçekten, Biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız için sizi halklar ve kabileler (şeklinde) kıldık. Şüphesiz, Allah Katında sizin en üstün (kerim) olanınız, (ırk ya da soyca değil) takvaca en ileride olanınızdır. Şüphesiz Allah, bilendir, haber alandır.”(Hucurat Suresi, 13)
Dünyadaki terörist eylemler ise Kuran tarafından kesinlikle kınanır. Bu eylemleri yapanlar Müslüman olduklarını iddia etseler de, bu cinayetlere “İslami terör” denemez. Bu gibi zulümlerin arka planında maddi çıkarlar ya da cehalet yatar.
Allah Kuran’da masum insanların öldürülmesini, bozgunculuğu, yeryüzünde fesat çıkarmayı kesin olarak haram kılmıştır. Tek bir masum insanı öldüren bütün dünyadaki insanları öldürmüş gibi olur:
“…Kim bir nefsi, bir başka nefse ya da yeryüzündeki bir fesada karşılık olmaksızın öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de onu (öldürülmesine engel olarak) diriltirse, bütün insanları diriltmiş gibi olur...”(Maide Suresi, 32)
"Allah, bozgunculuğu sevmez".(Bakara Suresi, 205)
Yol, ancak insanlara zulmeden ve yeryüzünde haksız yere 'tecavüz ve haksızlıkta bulunanların' aleyhinedir. İşte bunlara acıklı bir azab vardır.(Şura Suresi, 42)
Çok açıktır ki, kötülüğe kötülükle karşılık vermek insanları hiçbir sonuca ulaştırmaz. Bu, ancak felaketlere, masum insanların zarar görmelerine, huzursuzluğa, kan dökülmesine neden olur ve hiçbir insan böyle bir ortamda yaşamak istemez. İnsanın ruhu ferahlıktan, barıştan, sevgiden, şefkatten, merhametten zevk alır. Nitekim Allah bize ayetlerde bunun gibi güzel ahlak özelliklerini haber vermektedir:
“İyilikle kötülük eşit olmaz. Sen, en güzel olan bir tarzda (kötülüğü) uzaklaştır; o zaman, (görürsün ki) seninle onun arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki sıcak bir dost(un) oluvermiştir.”(Fussilet Suresi, 34)
Terör ise dinin zıttıdır; acımasızdır, kan dökmek, öldürmek, acı çektirmek ister. Dolayısıyla bir terör eylemine fail ararken, kaynağı dindarlıkta değil, dinsizlikte aramak gerekir. Olayın kökenini, faşist, komünist, ırkçı, materyalist düşüncedeki insanlarda aramak gerekir. Teröristlerin hangi ismi taşıdığı, kimliğinde ne yazdığı önemli değildir. Terörist, Allah'tan korkmayan, tek amacı kan dökmek ve acı çektirmek olan bir canidir. Bu nedenle, "İslami terör", "Yahudi terörü", "Hıristiyan terörü" son derece hatalı kavramlardır. Çünkü İslam dininde, Hıristiyanlıkta ve Musevilikte hiçbir şekilde teröre yer yoktur. Aksine, İslam'a göre "terör" olarak adlandırdığımız eylemler (yani masum insanlara karşı işlenen cinayetler), büyük birer suçtur ve Müslümanlar bu eylemleri engellemek, yeryüzüne barış, huzur ve adalet getirmekle sorumludurlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder