İslam dininde Sırat köprüsü” diye bir şey yok!
Hurafeler nesilden nesile aktarılmış, Kuran'ı bilmeyenler de hepsine inanmış.
Sırat köprüsü ile ilgili anlatılanları duydunuz mu? Hani altında cayır cayır yanan bir ateş olan öyle birköprü ki, kıldan ince, kılıçtan keskin. İnsan ne yapıp edip bu köprüyü geçmek zorunda. Geçemeyen aşağıya düşüp cehenneme atılıyor.
Peki insanı böyle bir köprünün varlığına inandıran ne? Tamamen kulaktan dolma bilgiler değil mi? Bir toplum düşünün, Kur'an’ı hiç okumuyor. Ya da hiç anlamadığı bir dilde okuyor. Ayetlerden hiç haberi yok. Dolayısıyla biri birşey anlattığında da hemen inanıyor, çünkü doğruluğunu ve yanlışlığını anlayacak bilgisi yok. Kur'an’da sırat köprüsü diye bir şey yok. Öyle herkesin bu köprüden geçeceği, kafirlerin aşağı düşeceği, müminlerin kurtulacağı da yok. İnsanlar daha canları alınırken gelenmeleklerin görüntüsünden ve tavrından cennete mi cehenneme mi gideceklerini anlayacaklar, kimse sırat köprüsünden geçmeyecek, ya da geçmeye çabalamayacak.
Sırat köprüsü ile ilgili uydurmaları en güvenilir hadis kitaplarında kolayca bulabilirsiniz:
Ebû Sa'id el-Hudri'nin rivayet ettiğine göre, Sırat köprüsü, kıldan ince, kılıçtan keskindir. Sırat'ın uzunluğu bin senelik yokuş, bin senelik iniş ve bin senelik de düzlüktür. Bu mesafe bazı insanlar için olacaktır. Her bir kimsenin bu mesafeyi geçmesi, amelleri ile orantılı bir zamanda olacaktır. (Mansur Ali Nasıf, Tâc, V.394; Acluni, Keşfül-Hafa, II, 31).
Kıyamet gününde Cehennemin üzerine Sırat köprüsü kurulur. Bu köprüde kaypak yerler, ayakların kayıp sabit kalamayacağı kısımlar, kapanlar, demirden kelepçeler, dikene benzer kılçıklar vardır. İmanlı kişiler, amellerine göre, göz açıp kapamadan, ya şimşek gibi, ya hızla uçan bir kuş gibi, ya iyi koşan asil bir at hızıyla geçer giderler. Böylece bir Müslüman ya hiç zarar görmeden veya yara bere içinde geçip kurtulur. Yahut feci şekilde Cehennem ateşine düşer. (Buhari, Müslim)
Sırat köprüsünü geçmek herkesin nuruna bağlıdır. Kimi göz açıp yumuncaya kadar, kimi şimşek gibi, kimi yıldız akması gibi, kimi koşan at gibi Sıratı geçerler. Nuru çok az olan da yüzüstü sürünür. Elleri ve ayakları kayar, tekrar yapışır. Nihayet, sürüne sürüne kurtulur. (Taberani)
Gördüğünüz gibi yobazlar ne hadisler uydurmuşlar, üstelik bu hadisleri nesilden nesile aktarıp insanları da kandırmışlar. Müminlerin yapması gereken sadece Kur'an’ı bilmek ve Kur'an’a uymaktır. Kur'an’ı Türkçe okuyun, dinimizi öğrenin. Böylece neyin hurafe olduğunu, neyin gerçek İslam olduğunu anlayabilirsiniz. Kur'an ahlakını hayata geçirip Allah’ın istediği gibi samimi bir hayat yaşayabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder