Kuran’ı anladığınız dilde okuyun…
Allah Kuran'ı okumamız ve ayetler üzerine düşünmemiz için göndermiştir.
Kuran’da tam 6666 ayet var. Düşünün binlerce ayet indirmiş Allah. Peki ne için? Hiç okunmasın ve özenle kumaş bir beze sarılıp duvara asılsın diye mi? Yoksa Arapça okunup hiç anlaşılmasın diye mi? Kuran’ı okuyup anlamadıktan sonra, hayata geçirmedikten sonra, bunun insan için nasıl bir faydası olabilir, nasıl bir anlamı olabilir?
Allah Kuran’da “ayetlerimi düşünün” demiyor mu, “yalnızca Kuran’dan sorulacaksınız” demiyor mu? Peki insan Arapça bilmediği halde Kuran’ı Arapça okursa, ya da dinlerse o zaman nasıl ayetleri bilecek ve bu ayetlerden sorumlu olacak? Bu son derece mantıksız değil mi? İnsanın aklıyla düşünüp bu gerçeği çok net bir şekilde kavraması gerek. Fransız olan Kuran’ı Fransızca okur, Alman olan Kuran’ı Almanca okur, Türk olan da Kuran’ı Türkçe okur.
Öyle olmasa, Kur’an’ı iyiden iyiye düşünmezler miydi? Yoksa birtakım kalpler üzerinde kilitler mi vurulmuş? (Muhammed Suresi, 24)
…Şu halde Kur'an'dan kolay geleni okuyun. Allah sizden hastalar olduğunu, başkalarının Allah'ın fazlından aramak için yeryüzünde gezip-dolaşacaklarını ve diğerlerinin Allah yolunda çarpışacaklarını bilmiştir. Öyleyse ondan (Kur'an'dan) kolay geleni okuyun… (Müzzemmil Suresi, 20)
Geleneksel İslam anlayışına sahip kişiler arasında Kuran’ın sadece Arapça olarak okunması gerektiğine dair yaygın bir kanaat var. İnsanlar Kuran’ı kendi dillerinde okuduklarında, Allah’ın emir ve yasaklarını anlayamayacakları, eksik ya da yanlış sonuçlara çıkarabileceklerine inandırılmışlar. Oysa her yabancı dildeki kitap gibi Kuran da bütün dillere çevrilebilir ve böylelikle her dilde insan tarafından okunup anlaşılabilir.
Kuran’ın Arapça dışında diğer dillerde okunması durumunda kişinin aynı sevabı kazanamayacağı gibi çarpık ve hatalı bir anlayış da yine benzer şekilde tüm İslam alemine hâkim durumdadır.
Allah Kuran'ı sadece Arap kavminin ya da Arapça bilen insanların okuması ve uyması için indirmemiştir. Kuran, her kavime Peygamberlerin gönderildiğini ve bu peygamberlerin kavimlerine kendi dillerinde mesajlar getirdiklerini söylemektedir.
Tevrat Hz. Musa’nın kavminin dilinde yani İbranice’dir. İncil de Hz. İsa’nın kavminin dilindedir ve Aramice’dir. Aynı şekilde Hz. Lut’un aldığı vahiyler kendi kavminin dilindedir. Hz. Nuh’a gelen vahiyler de gene kendi kavminin diliyledir.. Kuran’ın, Tevrat’ın, İncil ve Zebur’un kutsal olmasının sebebi Allah katından indirilmiş olmalarıdır. Kutsal olan dil değil mesajın kendisidir. Kuran; Allah’ın din gönderdiği her kavme kendi dilinde hitap etme adetinden dolayı Arapça olarak indirilmiştir.
Sonuç olarak Kuran sadece Arapça okunabilir’’ demek yanlıştır. Kuran tüm insanlığa indirilmiş son kitaptır ve her dilde okunabilir. Öğüt alabilmek için herkes anladığı dilde okumalıdır.
Ve şüphesiz o (Kur'an), senin ve kavmin için gerçekten bir zikirdir. Siz (ondan) sorulacaksınız.(Zuhruf Suresi, 44)
Biz bu Kur’an’ı Allah’a karşı gelmekten sakınanları müjdelemen ve inatçı milleti uyarman için senin dilinde indirerek kolaylaştırdık" (19 Meryem-97)
YanıtlaSil"Andolsun ki Kur’an’ı öğüt olsun diye kolaylaştırdık* Öğüt alan yokmudur?’ (54 Kamer -17) Anlayacağınız Kuranı kerimin Arapça okunması farzdır.
"Biz onu anlayasınız diye, Arapça bir Kur’an olarak indirdik" (12 Yusuf- 2)
Kuran'dan kolay geleni oku ile arapça okumak arasında fark vardır. Evrensel din olan Kuranı belli bir kabileye gelmiş diğer kitaplarla karşılaştırmak abesle iştigaldir.İngilizce, Fransızca vs ce öğreniyorsunuz da Arapça mı öğrenemiyorsunuz. Konu güzel amaç ve pusula yanlış...
Yazı güzel ama bir de şu başında ki hata olmasa daha iyi olur du ayet sayısı 6666 değildir ezbere yazmışsın kolaya kaçmışsın...
YanıtlaSil