3 Ağustos 2013 Cumartesi

Yaşayan fosiller neden evrim teorisini çürütür?

Yaşayan fosiller neden evrim teorisini çürütür?
Milyonlarca yıllık fosillere baktığınızda günümüzde yaşayan örnekleriyle aynı olduklarını görüyoruz.

Yaratılışçılar veevrimciler arasında kıyasıya bir mücadele var. Yaratılışçıların tüm dünyada atağa kalktığı görülüyor. Bugün evrimciler yaratılışçılarla yüz yüze gelmeye kaçınıyorlar. Bunun son örneği Vatikan’da evrimcilerin düzenlediği konferansta yaşandı. Kürsüde konuşan dünyaca ünlü evrimci Douglas Futuyama’ya bir yaratılışçı şu soruyu sordu: “Evrimi destekleyen tek bir ara geçiş formu gösterebilir misiniz?” Soruyu duyan Douglas Futuyama’nın yüzü bembeyaz oldu ve apar topar kürsüden kaçtı. Çünkü verecek bir cevabı yoktu. Aslında Darwin’de teoriyi ortaya atarken sürekli neden türlerin birbirinden türediğini gösteren ara geçiş formu bulamadığına şaşırıp duruyordu ve bunu şöyle itiraf ediyordu: 
Eğer gerçekten türler öbür türlerden yavaş gelişmelerle türemişse, neden sayısız ara geçiş formuna rastlamıyoruz? Neden bütün doğa bir karmaşa halinde değil de, tam olarak tanımlanmış ve yerli yerinde? Sayısız ara geçiş formu olmalı, fakat niçin yeryüzünün sayılamayacak kadar çok katmanında gömülü olarak bulamıyoruz... Niçin her jeolojik yapı ve her tabaka böyle bağlantılarla dolu değil? Jeoloji iyi derecelendirilmiş bir süreç ortaya çıkarmamaktadır ve belki de bu, benim teorime karşı ileri sürülecek en büyük itiraz olacaktır. 1 
Evrimci paleontologlar, Darwin'in bu sözlerine dayanarak 19. yüzyılın ortasından bu yana dünyanın dört bir yanında fosil araştırmaları yaptılar ve bu ara geçiş formlarını aradılar. Tüm çabalara rağmen söz konusu formlara hiçbir zaman rastlanamadı. Yapılan kazılarda ve araştırmalarda elde edilen bütün bulgular, evrim teorisinin öngörülerinin aksine, canlıların yeryüzünde birdenbire, eksiksiz ve kusursuz bir biçimde ortaya çıktıklarını gösterdi. Ünlü İngiliz paleontolog (fosil bilimci) Derek W. Ager, evrim teorisini benimsemesine karşın bu gerçeği şöyle kabul eder: 
Sorunumuz şudur: Fosil kayıtlarını detaylı olarak incelediğimizde, türler ya da sınıflar seviyesinde olsun, sürekli olarak aynı gerçekle karşılarız; kademeli evrimle gelişen değil, aniden yeryüzünde oluşan gruplar görürüz. 2 
Ünlü biyolog Francis Hitching de, The Neck of the Giraffe: Where Darwin Went Wrong adlı kitabında şöyle demektedir: 
Eğer fosiller buluyorsak ve eğer Darwin'in teorisi doğruysa, o halde kayaların belirli bir grup yaratığın, daha kompleks bir başka grup yaratığa doğru küçük kademelerle evrimleştiğini gösteren kalıntılar ortaya çıkarması gerekir. Bu nesilden nesile ilerleyen "küçük gelişmelerin" son derece iyi korunmuş olması gerekir. Ama durum hiç de böyle değildir. Aslında, bunun tam tersi doğrudur. Darwin'in "sayısız ara form olmalı, ama bunları neden yeryüzünün sayısız katmanında bulamıyoruz" derken yakınmış olduğu gibi. Darwin, fosil kayıtlarındaki bu "olağanüstü eksikliğin" sadece daha fazla fosil kazısı yapmakla ilgili olduğunu düşünmüştür. Ama her ne kadar yeni fosil kazısı yapılırsa yapılsın, bulunan türlerin neredeyse hepsinin, istisnasız, bugün yaşamakta olan hayvanlara çok benzediği ortaya çıkmıştır. 3 
Evrimcilerin böyle teorinin çıkmazlarını dile getirdikleri yüzlerce itirafları var. Evrimi çürüten yine bilim oldu. Evrimciler ne kadar toprağı kazarlarsa kazsınlar yine de sürüngenden kuşa, balıktan sürüngene dönüşen yarı gelişmiş canlılara ait fosiller bulamadılar. Tam tersine toprağın altından çıkarılan milyonlarca yıllık fosiller günümüzde yaşayan örnekleriyle tıpatıp aynıydı. Bundan 80 milyon yıl önce yaşayan sinekte, kurbağa da, balık ta, ayı da, zürafa da, kuşta, hepsi bugün yaşayan örnekleriyle tamamen aynıydılar, en ufak bir değişikliğe uğramamışlardı, canlılar hiçbir zaman evrim geçirmediler, hepsi benzersiz bir şekilde yaratıldılar. Şimdi evrimciler toprağın altından çıkarılan bu adeta yaşayan fosillere bakıp duruyorlar ve hiçbir açıklama yapamıyorlar. Aslında teorinin bittiğinin onlarda farkındalar. 
Kaynaklar: 
1. (Charles Darwin, The Origin of Species, s.172-280) 
2. (Derek A. Ager, "The Nature of the Fossil Record", Proceedings of the British Geological Association, vol 87, 1976, s.133) 
3. (Francis Hitching, The Neck of the Giraffe: Where Darwin Went Wrong, Tichnor and Fields, New Haven, 1982, s.40) 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder