25 Eylül 2013 Çarşamba

Ahirette tarihte yaşanan tüm olayları tekrar görebilecek miyiz?


Ahirette tarihte yaşanan tüm olayları tekrar görebilecek miyiz?
Tarihte yaşanan olayları Allah'ın izniyle ahirette seyredebileceğiz.

Hepimizin içinde olan bir istek bu aslında.Tarihte yaşanan olayları görmek, o heyecanı hissetmek. Mesela Osmanlı İmparatorluğudöneminde sarayda yaşananlar, İstanbul’un feth edilişi gibi muhteşem olayları kim görmek istemez? Acaba bu olayları ahirette görebilecek miyiz sorusuna gelince, bu konuyu şöyle açıklayabiliriz.
İnsan zamana ve mekana bağlı olarak yaratılmıştır ama Allah zamandan ve mekandan münezzehtir. Allah bir insanı ya da bir hayvanı, ya da bir çiçeği yarattığında onun görüntüsü anında ahirete kilitlenir. Yani Allah katında hiç kaybolmaz. Tarihte yaşanan olaylar içinde aynı şey yeterlidir.
Dünya yaklaşık 4.5 milyar yıllık yaşa sahiptir. Allah dünyanın bu uzun tarihini bir güzellik ve süs olarak salih amellerde bulunan mümin kullarına cennette izlettirecektir. Tabii en doğrusunu Allah bilir. İnsanların tıpkı beğendikleri, sevdikleri bir filmi istedikleri zaman ve diledikleri sıklıkta izlemeleri gibi Allah da insanlara tarihi olayları izlettirecektir. Cennette müminler Fatih Sultan Mehmet’in devrini, İstanbul’u fethedişini, tarihteki tüm çağları izleyebilir, Napolyon’un kim olduğunu, Nemrut’u, deccali, Firavunun sarayını ve sarayda neler yaşandığını, Hz. Musa’nın ona nasıl hitap ettiğini, asayı attığında yılanın nasıl hareket ettiğini ve bunun gibi daha pek çok olayı istedikleri zaman görebileceklerdir. Kuran’da, “Özenle işlenmiş mücevher tahtlar üzerindedirler. Karşılıklı yaslanmışlardır.” (Vakıa Suresi, 15-16) ayetlerinde bildirilen ortamlarda inşaAllah tüm müminler Allah’ın rahmet olarak seyrettirdiği tarihi olaylara da şahit olacaklardır.
Allah’ın Halık İsmi Tarihteki Olayların İzlenmesini Sağlayacaktır
Allah'ın Halık ismi "Her şeyin varlığını ve varlığı boyunca görüp geçireceği halleri, hadiseleri tayin ve tespit eden, ve ona göre yaratan, yokluktan var eden" anlamındadır. Allah, Halık sıfatıyla insanları daha ilk başta anne karnında yarattığı andan itibaren onlar için sonsuzluk da başlamıştır. Yetişkin bir insan anne karnında geçirdiği gelişim evrelerini elbette ki hatırlayamaz, ancak bunun her karesi Allah Katında mevcuttur ve kesinlikle kaybolmaz. Aynı şekilde ilk bebeklik ve büyüme evreleri de zamanla insanın hafızasından silinir. Hiç kimse, Allah göstermediği sürece, bu kareleri göremez, bazılarını da sadece hatıra olarak bilir. Yaşadığı an içinde gördüğü şeyler ise, yalnızca kendisine hissettirilen algılardır. Fakat Allah'ın sonsuz hafızasında her şey olduğu gibi durmaktadır. İnsanların yaşadıkları olayları, başlarından geçen hadiseleri ve hayatlarındaki her türlü detayı Allah yaratmıştır ve hiçbiri yok olmaz. Kuran’da, "... Bu, Allah'ın göklerde ve yerde ne varsa tümünü bildiğini ve Allah'ın gerçekten her şeyi bilen olduğunu bilmeniz içindir." (Maide Suresi, 97) ayetinde haber verildiği gibi, herşey en küçük ayrıntıya kadar Allah Katında muhafaza edilir.
Örneğin Hz. Adem’in dünyaya gönderilmeden önce cennette yaratılmasına, orada imtihan edilmesine ait tüm detaylar Allah Katındaki Ana Kitap'ta durmaktadır. Allah'ın Hz. Adem'i henüz balçıktan yarattığı hali de, meleklerin Hz. Adem’e secde etmeleri de, onun cennetten çıkarılışı da, dünyaya gönderildiği an da, dünyada başından geçen olaylar da tüm ayrıntılarıyla şu an canlı olarak durmaktadır. Hiçbiri yok olmuş değildir, en küçük detayına kadar her şey şu an Allah Katında canlı olarak mevcuttur.
Bunların tümü hiç eksiksiz olarak Allah'ın Hafızasında mevcuttur. Nitekim bir ayette, "O, önlerindekini de, arkalarındakini de bilir. Onlar ise, bilgi bakımından O'nu kavrayıp kuşatamazlar" (Taha Suresi, 110)diye buyrularak Allah'ın bu ilmine de dikkat çekilmektedir. Çünkü Allah her varlığın an be an, öncesini-sonrasını yani ayetteki ifadeyle "önlerindekini de arkalarındakini de" her aşamasıyla bilmektedir. Ayette"Şüphesiz, yerde ve gökte Allah'a hiçbir şey gizli kalmaz" (Al-i İmran Suresi, 5) denilerek bu gerçek bir kez daha hatırlatılmaktadır.
Şu ana kadar yeryüzünde yaşanmış tüm olaylar, Allah Katında tek bir anda yaşanmaktadır. Kuran’da, Hz. Musa'nın, Hz. İbrahim’in, Hz. Eyüb’ün, Hz. Nuh’un, Hz. Süleyman'ın, Hz. Muhammed'in ve diğer peygamberlerimizin hayatlarından örnekler verilir. Bu mübarek insanların yaşadıkları olayların zamanıyla bizim içinde yaşadığımız zaman aynıdır ve bizim torunlarımızın hatta onların torunlarının ve kıyamete kadar yaşayacak tüm insanların hayatları da aynı zamanda sürdürülmektedir. Üstelik bu insanlar içinden Allah'a iman edenler şu anda cennettedirler, inkarcılar ise yine şu anda cehennemde azap çekmektedirler.
Hiçbir olay unutulmuş değildir, hepsini Allah birçok hikmetle yaratmıştır. Bu nedenle hiçbir şey boşa gitmez, israf olmaz, yok olmaz. İnsanların şu an bunları görmüyor, bilmiyor olması bunların olmadığı anlamına gelmez. Allah zamandan münezzehtir. Bu nedenle O'nun Katında her şey bir anda olmuş ve bitmiştir. İnsanlar ise zamana bağımlı oldukları için olayları geçmiş, şimdi ve gelecek süreci içinde izlerler.
Sonuç olarak tarihte yaşanan tüm olaylar, söylenen tüm sözler, yaratılan tüm varlıklar aynı şekilde korunmuştur. Ve Allah’ın izniyle insanlar ahirette bu olayları aynı tarihte yaşandığı şekliyle seyredeceklerdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder