15 Eylül 2013 Pazar

Risale-i Nur’da Mehdiyet yok diyenlere cevap -2


Risale-i Nur’da Mehdiyet yok diyenlere cevap -2
Bediüzzaman'ın sözleri "Hz. Mehdi gelmeyecek" diyenlere verilecek en güzel cevaptır.

Bu yazı dizimin hem tüm Nur talebeleri için, hem de tüm Müslüman kardeşlerim için çok faydalı olacağına inanıyorum. Yazılarımda dile getirdiğim gibi bazı Nur talebeleri Hz. Mehdi’nin şahıs olarak geleceğini kabul etmiyorlar, ısrarla şahs-ı manevi diyorlar.Bediüzzaman’ın en yakın talebelerinden Seyyid Salih Özcan ağabeyimiz Bediüzzaman’ın kendisine “Ben Mehdi’yi görmeyeceğim ama sen göreceksin” dediğini tüm sohbetlerinde anlatıyor ama onu da yaptıkları sohbetlerinde konuşturmuyorlar. Bildiğiniz gibi hiçbir yobaz Hz. Mehdi’nin çıkmasını istemez. Hiçbiri İttihad-ı İslam’ı (Müslümanların birlik olmasını) istemez. Çünkü onlar kendi sistemlerinin devam etmesini isterler. İttihad-ı İslam olursa adam, o enaniyetini, o azametini, o yaptığı artistik tavırları yapamayacaklar. Onun için şiddetle kaçınırlar. Bu yüzden Nur talebeleri kardeşlerim dikkatli olsunlar. “Hz. Mehdi gelmeyecek” diyenlere Bediüzzaman’ın sözleriyle cevap versinler. Şimdi Risalelerde Mehdiyet’in nasıl müjdelendiğini anlatmaya devam edelim:
1400 SENE SONRA GELECEK BİR HAKİKATİ ASIRLARINDA KARİB SANMIŞLAR
Kur'an "Kıyamet yaklaştı, ay yarıldı. (Kamer Sûresi: 1.)" der. "Kıyamet yakındır" ferman ediyor. Bin bu kadar sene geçtikten sonra gelmemesi, yakınlığına halel vermez. Zira kıyamet, dünyanın ecelidir. Dünyanın ömrüne nisbeten bin veya ikibin sene, bir seneye nisbetle bir-iki gün veya bir-iki dakika gibidir. Saat-ı Kıyamet yalnız insaniyetin eceli değil ki, onun ömrüne nisbet edilip baîd (uzak) görülsün. İşte bunun içindir ki, Hakîm-i Mutlak, kıyameti mugayyebat-ı hamseden olarak ilminde saklıyor. İşte bu ibham (bilinmezlik) sırrındandır ki, her asır, hattâ asr-ı hakikatbîn olan Asr-ı Saadet dahi daima kıyametten korkmuşlar. Hattâ bazıları, "Şeraiti hemen hemen çıkmış" demişler. İşte bu hakikatı bilmeyen insafsız insanlar derler ki: "Âhiretin tafsilatını ders alan müteyakkız kalbli, keskin nazarlı olan sahabelerin fikirleri, niçin 1000 sene hakikattan uzak olarak fikirleri düşmüş gibi, İstikbal-i dünyeviyede 1400 sene sonra gelecek bir hakikati asırlarında karib zannetmişler."
Elcevab:Çünki Sahabeler, feyz-i sohbet-i nübüvvetten herkesten ziyade dâr-ı âhireti düşünerek, dünyanın fenasını bilerek, kıyametin ibham-ı vaktindeki hikmet-i İlahiyeyi anlayarak ecel-i şahsî gibi dünyanın eceline karşı dahi daima muntazır bir vaziyet alarak, âhiretlerine ciddî çalışmışlar. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm "Kıyameti bekleyiniz, intizar ediniz" tekrar etmesi, şu hikmetten ileri gelmiş bir irşad-ı Nebevîdir. Yoksa vuku-u muayyene dair bir vahyin hükmüyle değildir ki, hakikattan uzak olsun. İllet ayrıdır, hikmet ayrıdır. İşte Peygamber Aleyhissalâtü Vesselâm'ın bu nevi sözleri hikmet-i ibhamdan ileri geliyor. Hem şu sırdandır ki; HZ. MEHDİ (A.S.), SÜFYAN GİBİ ÂHİRZAMANDA GELECEK EŞHASLARI çok zaman evvel hattâ Tâbiîn zamanında onları beklemişler, yetişmek emelinde bulunmuşlar. Hattâ bazı ehl-i velayet "Onlar geçmiş" demişler. İşte bu da, kıyamet gibi, hikmet-i İlahiye iktiza eder ki; vakitleri taayyün etmesin. Çünki her zaman, her asır, kuvve-i maneviyenin takviyesine medar olacak ve yeisten kurtaracak "Mehdi" manasına muhtaçtır.Bu manada, her asrın bir hissesi bulunmak lâzımdır. Hem gaflet içinde fenalara uymamak ve lâkaydlıkta nefsin dizginini bırakmamak için, nifakın başına geçecek müdhiş şahıslardan her asır çekinmeli ve korkmalı. Eğer tayin edilseydi, maslahat-ı irşad-ı umumî zayi' olurdu. (Sözler, 343-344)
Bediüzzaman’ın en yakın talebelerinden Seyyid Salih Özcan ağabeyimiz Hz. Mehdi’yi anlatıyor:

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder