11 Eylül 2013 Çarşamba

Dini bilmeyenler aslında İslam’a değil, yobazların dinine saldırıyorlar!

Dini bilmeyenler aslında İslam’a değil, yobazların dinine saldırıyorlar!
Yobazların dini Kuran'a zıttır, inkar edeneler bunu gerçek din zannediyorlar.

Din konusunda yeterli bilgisi olmayan insanların sürekli bilinçsizce dine saldırdıklarına şahit oluruz. Bir söz duyarlar, bir yerde bir şey okurlar ve sürekli gerçek dini bu okudukları yalan yanlış bilgilerden ibaret zannettiklerinden içlerinde müthiş bir öfke duyarlar. Bu öfke duydukları din,İslam’dan tamamen uzak yobazların uydurdukları çarpık bir dindir.
Oysa gerçek Müslümanlık, içinehurafelerin, adet ve geleneklerin katıldığı, dinin özünden uzak bağnaz din anlayışına tamamen zıttır. Gerçek İslam’da modernlik, özgür düşünce, sevgimerhametşefkat, diğer dinlere saygı vardır. Bu yüzden eleştirilenin gerçek değil hurafe dini olduğu, Kur’an'da bildirilen gerçek dinin ise bundan çok farklı, insan yaratılışına uygun ve kolay olduğu insanlara etkili bir şekilde anlatılmalıdır. Kur’an, içinde hiçbir çelişki bulunmayan Allah kelamı olan kitaptır.
Bediüzzaman'ın ifadesiyle; “Sarsılmaz bir iman isteyen ve dinsiz anarşistliğe karşı kırılmaz bir kılınç arayanlar, Büyük alamete (Kur'an'a) müracaat etsinler” (Şualar, 599) Dolayısıyla, Kur'an gerçek anlamda yaşandığında fitne yeryüzünden kalkacak, din tamamen Allah’ın olacak, Kur'an ahlakının sıcaklığı, barış, huzur, adalet, merhamet, mutluluk ve sevgi bütün insanlığı saracaktır.
Tüm peygamberler, müşriklerin ve yobazların alay etmelerine, baskılarına, hakaretlerine ve iftiralarına rağmen, tebliğ ibadetini yerine getirdiler. Deli, büyücü, çıkarcı hatta sapık gibi sözlerle kendilerini küçük düşürmeye çalışanlara rağmen tebliğ görevini sürdürdüler. Bizler de onların izinde aynı görevi yapmalı, yobazların din diye insanlara sunduklarının gerçek İslam dini olmadığını insanlara anlatmalıyız.
Sizden; hayra çağıran, iyiliği (marufu) emreden ve kötülükten (münkerden) sakındıran bir topluluk bulunsun. Kurtuluşa erenler işte bunlardır. (Ali İmran Suresi, 104)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder