AKP hükümeti ve grafiklerle Türk ekonomisinin 11 yılı...

Hükümetin en önemli sorunlarından biri de ne biliyor musunuz? Tam olarak kendini anlatamamak, yaptıklarını tüm açıklığı ile halka gösterememek. Ak Parti iktidar olduğundan bu yana 11 yıl içinde bu ülkede hakikaten büyük değişiklikler yaşandı. Ülke borç batağında giderek dibe batarken bu 11 yılın sonunda IMFdenilen kabustan kurtuldu ve borcunu sıfırladı. İnsanlar fakirlikten kırılırken bu hükümet gerçekten halkına değer verdi ve bu halkı sefaletten elinden geldiği kadar kurtardı.  Bütün bunları söylerken sadece lafla değil, verilerle konuşmak gerek. Şimdi dilerseniz Türk ekonomisinin  11 yıl içinde aldığı yola ve önlenemeyen başarı hikayesine hep birlikte bakalım:

1. Bir ülkenin ekonomik büyüklüğünün en temel göstergesi ‘Gayrı Safi Milli Hasıla’dır (GSMH). 10 yılda $ bazında ülkenin toplam cirosu yani GSMH %350 büyümüştür.

2. 2. 2002’den 2011 yılına geçen süre zarfında kişi başı milli gelir, 3.492 $’dan 10.469 $’a çıkmıştır. Artış yaklaşık 3 kat.

3. 2002 yılında 184 TL yani 110 $ olan asgari ücret, 846 TL’ye yani 400 $’a çıkmıştır. Artış yaklaşık 4 kat.

4. Halkımızın bankalardaki toplam mevduat tutarı 2002 yılında 129 milyar TL iken, bu rakam 2013 yılında 870 milyar TL’ye çıkmıştır. Artış 6.5 kat.

5. Borsamız 22.000 rakamlarından, Mayıs 2013'deki rakamlara göre 91.000’e çıkmıştır.Artış 4.5 kat. (1)

6. Gelelim enflasyon – fiyat istikrarına. 1993-2002 ortalama %70 olan fiyat istikrarsızlığı 2012de 12 kat düşüp %6 seviyesine inmiştir. (2)

7. 2001'de %5.7 KÜÇÜLEN ekonomi son 12 yılda ortalama %5.2 BÜYÜME gösterdi. Hem de dünya çapındaki global krize rağmen! 

8. Gelelim büyüme lokomotifimiz ihracata. 2002'de 36 milyar, 2012'de 153 milyar $. Artış 4 kat.

9. Merkez Bankası döviz rezervi 28 milyardan 122 milyar $’a çıktı. Artış 4 kat.

10. AB uyumlu kamu borç stok oranı %74 ten 2011'de %40'ın altına düştü. 2013 sonu %35 seviyesine inmesi bekleniyor.

11. Bütçe açığının GSMH oranındaki değişime de bir bakalım. %12'den %1.7'ye düşmüş.Düşüş 6 kat.

12. Faiz ödemelerine baktığımızda ise 2002 öncesi tüm ülkemizin GSMH’nın %17'si borç faizine giderken şu anda bu oran % 4'ün altında. Düşüş 4 kat.

13. İşte 11 yılda ülkemizin milyarlarca dolar faiz ödemesi yükünden kurtuluşunun grafiği:

14. Burada bir dakika durup tekrar vurgulayalım. 2002 öncesi tüm ülkenin gelirinin % 17sini haraç gibi alan “FAİZ LOBİSİ”nin beli kırılmıştır.

15. Faiz lobisinin zararı bertaraf edilince, Sosyal devlet yardımları 2002de 1.5 milyardan 2011de 18 milyar $’a çıktı. Artış %1200.

16. IMF borcunun yıllar içinde sıfırlanması grafiği:

17. Ecevit’in IMF’ye “NE OLUR YARDIM EDİN!“ feryadından, IMF’ye 5 milyar dolar kredi açılacak hale gelinmesi harika. (3)

18. Türkiye’nin yakınından geçmeyen “Doğrudan Yabancı Yatırımlar” hususunda da patlama yaşandı..

Büyümenin göstergeleri traktör, kamyon, otobüs, uçak, ticari ve binek araçlardaki artışları tek tek saymayacağım. Büyüme muazzam! Bu yazımızda gaz, yağ, şeker, ekmek, benzin kuyruklarından buralara gelişimizi, hastane kuyruklarının bitişini de ele almadık daha. 

Türkiye artık bir başarı hikayesidir. Allah’ın izniyle durdurmaya kimsenin gücü yetmez. 2023 Büyük Türkiye hedefine koşar adımlarla ilerliyoruz.

Notlar:

1. Tabloda Gezi olaylarının sebebiyet verdiği %30 zarar da gözüküyor. Bu zararın oluşmasına faizlerin yükselmesi neden olmuştur. Faizler piyasaların tedirginliği, uluslararası finans kuruluşlarının açıklamaları, yurtiçi yatırımcıların tedirginliği gibi unsurlarla oluşan psikolojik ortamın negatif getirisi olarak karşımıza çıkmaktadır.

2. 17 Aralık’tan sonra oluşan ortamda faizler yeniden çift haneli rakamlara çıkmıştır. Her artan faiz puanı ülkemize 5 milyar TL’lik bir yeni borç yükü getirmektedir. “Ekonomiye 105 milyarlık kuşatma” başlıklı haberde bu husus detaylarıyla açıklanmış. İlgilisine: http://www.sabah.com.tr/Ekonomi/2013/12/28/ekonomiye-105-milyarlik-kusatma

3. Ecevit: IMF yardım etmeye niyetli değil  http://webarsiv.hurriyet.com.tr/1999/06/30/127718.asp