Bir Kuran mucizesi paylaşalım: Dağlardaki radyo alıcıları
Kuran mucizelerinin ve iman hakikatlerinin sürekli anlatılması gerek.
Her samimi Müslüman’ın Kuran Mucizeleri’ni bilmesi ve bu mucizeleri insanlara tebliğ etmesi gerçekten çok önemli. Gençlerin Kuran Mucizeleriyle, bilimle ve iman hakikatleriyle eğitilmeleri çok önemli. Çünkü kainattaki bütün bu detaylar Allah’ın sonsuz aklının, muhteşem sanatının eseridir. Bunları öğrenen insanların imanı artar ve kalpleri Allah’a yönelir. Bu yüzden bugün sizlerle yine bir Kuran Mucizesi paylaşacağım. Bakın Allah Sebe Suresi’nde yankıyla ses veren dağlara nasıl dikkat çekiyor:
Andolsun, Biz Davud'a tarafımızdan bir fazl (üstünlük) verdik. "Ey dağlar, onunla birlikte (Beni tesbih edip) yankıyla ses verin" (dedik) ve kuşlara da (aynısını emrettik). Ve ona demiri yumuşattık. (Sebe Suresi, 10)
Yukarıdaki ayette dağların "yankıyla ses vermesi" ifadesi, radyoların çalışma sistemine bir işaret olabilir. (Doğrusunu Allah bilir.) Bunun için radyoların çalışma sistemini kısaca şöyle özetleyebiliriz:
Radyo, verici ve alıcı şeklinde iki parçadan oluşur. Verici, gönderilmek istenen mesajı şifreleyerek, "sinüs dalgası" olarak karşı tarafa iletir. Alıcı da radyo dalgalarını alır ve gönderilen sinüs dalgası üzerindeki mesajın şifresini çözer. Bu sayede vericiden gönderilen mesajın aynısını, karşı taraf almış olur. Ayette "yankıyla ses verin" olarak çevrilen ve "sesin geri dönmesi, tekrarlanması" anlamlarına gelen "evvibi" kelimesi de radyodaki ses dalgasının iletilmesine işaret ediyor olabilir. (Doğrusunu Allah bilir.)
Vericiden gönderilen bilginin alınması için anten yoluyla gönderilen radyo dalgaları şeklindeki sesler, yine alıcının bağlı olduğu bir anten yoluyla karşılanır. Antenin kullanım amacı, radyo vericisinden gönderilen dalgaların uzaya iletilmesidir. Alıcı görevi yapan anten ise, en fazla radyo dalgasını toplamayı ve mesajı almayı hedefler. Bu nedenle milyonlarca kilometre uzaklıkta bulunan uydular için, NASA, 70 metre çapında dev çanak antenler kullanmaktadır. Bunların dışında, radyo dalgaları kullanılarak görüntüleme yapmayı hedefleyen radyo teleskopları da vardır. Radyo dalga boyları çok büyük olduğu için, bir radyo teleskobunun da fiziksel olarak görüntüleri karşılaştırılabilir netlikte alabilmesi için, çok daha büyük olması gereklidir. Radyo görüntülerini daha iyi ve daha net yapmak için, gök bilimciler, çok kere daha küçük birkaç teleskobu ya da alıcı çanakları bir sıra halinde birlikte kullanırlar. Bu teleskoplar birlikte büyük tek bir teleskop gibi davranırlar. Bunların görünümü de sıra dağlara benzemektedir.
Ayrıca, radyo iletişiminde uzak mesafelerde iletişime imkan sağlamak için "tekrarlayıcılar" (repeater) kullanılmaktadır. İngilizcede tekrar eden anlamındaki "repeater" kelimesiyle adlandırılan bu cihazlar, zayıf sinyalleri tekrarlayarak güçlendirir ve uzak mesafelere iletilmesini sağlarlar. Bu tür cihazlar özellikle yüksek binaların veya tercihen dağların üzerine yerleştirilerek en yüksek etki oluşturması sağlanır.
Ayette dağlara dikkat çekilmesi, ve "tekrarlamak, dönmek, sesi geri döndürmek" anlamlarına gelen "evvibi" kelimesinin kullanılması son derece hikmetlidir. Sebe Suresi 10. ayetteki "Ey dağlar, onunla birlikte (Beni tesbih edip) yankıyla ses verin" ifadesi söz konusu teknolojiye işaret ediyor olabilir. Doğrusunu Allah bilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder