8 Nisan 2014 Salı

Tevrat’ta evrendeki düzen ve yaratılış ile ilgili hangi ifadeler geçiyor?


Tevrat’ta evrendeki düzen ve yaratılış ile ilgili hangi ifadeler geçiyor?
Tevrat tahrif edilmiş olmasına rağmen içinde vahye dayalı ifadeler kalmıştır.

Bu kainatın sahibi Rabbimiz değil mi? Tüm kainata büyük bir akılla ve muhteşem bir sanatla nizam veren yine Rabbimiz değil mi? Kainatın her zerresinde çok ince detaylar gizlenmemiş mi? Bunu göremeyen insan ne kadar zalim ve nankör değil mi?
Kuran her harfi korunmuş kutsal kitap, hikmetle dolu. İncil ve Tevrat ise değiştirilmiş ama içlerinde yine de vahye dayalı ifadeler kalmış kutsal kitaplardır. İncil ve Tevrat’taki bu vahye dayalı ifadelerden bugün evrenin yaratılışı ile ilgili olanları sizlerle paylaşmak istiyorum.
Gece ile gündüzün yaratılışı:
 (Allah) Işığa "Gündüz", karanlığa "Gece" adını verdi. Akşam oldu, sabah oldu...(Yaratılış, 1:5)
"Dünya durdukça ekin ekmek, biçmek, sıcak, soğuk, yaz, kış, gece, gündüz hep var olacaktır." (Yaratılış, 8:22)
Allah şöyle buyurdu: "Gökkubbede gündüzü geceden ayıracak, yeryüzünü aydınlatacak ışıklar olsun. Belirtileri, mevsimleri, günleri, yılları göstersin." Ve öyle oldu. Allah büyüğü gündüze, küçüğü geceye egemen olacak iki büyük ışığı ve yıldızları yarattı. Yeryüzünü aydınlatmak, gündüze ve geceye egemen olmak, ışığı karanlıktan ayırmak için onları gökkubbeye yerleştirdi... (Yaratılış, 1:14-17)
Işığın yaratılışı:
Allah, "Işık olsun" diye buyurdu ve ışık oldu... Onu karanlıktan ayırdı. (Yaratılış, 1:3-4)
Evrenin yaratılışı:
Gündüz ışık olsun diye Güneş'i sağlayan, gece ışık olsun diye Ay'ı, yıldızları düzene koyan, dalgaları kükresin diye denizi kabartan Rab -O'nun adı Herşeye Egemen Rab'dir...(Yeremya, 31:35-36)
Mevsimlerinde çıkartabilir misin takımyıldızları? Büyük ve Küçük Ayı'ya yol gösterebilir misin? Biliyor musun göklerin yasalarını?...(Eyüp, 38:32-33)
Rüzgarların yaratılışı:
Rüzgar güneye gider, kuzeye döner, döne döne eserek hep aynı yolu izler. (Vaiz 1, 1:6)
Yağmurların yaratılışı:
Allah öyle büyüktür ki… Su damlalarını yukarı çeker, buharından yağmur damlatır. Bulutlar nemini döker, insanların üzerine bol yağmur yağdırır. (Eyüp, 36:26-28)
Rüzgara güç verdiği, suları ölçtüğü, yağmura kural koyduğu, yıldırıma yol açtığı zaman, (Eyüp, 28:25-26)
Gökten inen yağmur ve kar, toprağı sulamadan, yeri yeşertmeden, ekinciye tohum, yiyene ekmek vermeden nasıl göğe dönmezse...(Yeşaya, 55:10)
Bulutları oluşturduğunda, denizin kaynaklarını güçlendirdiğinde, sular buyruğundan öte geçmesinler diye denize sınır çizdiğinde, Dünya'nın temellerini pekiştirdiğinde...(Süleyman'ın Özdeyişleri, 8:29)
Bütün ırmaklar denize akar, yine de deniz dolmaz. Irmaklar hep çıktıkları yere döner.
(Vaiz 1, 1:7)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder