10 Nisan 2014 Perşembe

Bilim ve din çatışır mı?


Bilim ve din çatışır mı?
Bilim Allah’ın yaratışını, koyduğu kuralları,kainat için belirlediği düzeni keşfetmenin bir yoludur. Eğer Allah dileseydi bugün bilim diye bir şey olmazdı. Ama Allah dilediği için, insana akıl verip yol gösterdiği için ve herşeyden önemlisi ilham ettiği için bilim var oldu. Bugün günümüzde bilim ve din büyük bir özenle birbirinden ayrılmaya çalışılıyor. Bilim ve dinin birbiriyle çatıştığı insanlara empoze ediliyor. Üniversitelerde evrim teorisine, tüm kainatın bir tesadüf eseri olduğuna inanmayan bilim adamları kürsülerinden atılıyor ve işten çıkarılıyorlar. Bu yüzden de birçok bilim adamı evrim teorisine inanmasalarda, buldukları her keşifte Allah’ın muhteşem sanatını görselerde bunu açıklamaya çekiniyorlar.
Oysa din bilimi teşvik eder ve bilimle uğraşan akıl ve vicdan sahibi insanlar Allah'ın varlığının delillerine çok yakından şahit oldukları için, aynı zamanda güçlü bir imana da sahip olurlar. Allah’a inanan ve gördüğü her ayrıntıda sonsuz bir ilim olduğunu fark eden bir bilim adamı daima Allah’ın kendisi için bıraktığı izleri takip eder. Her yeni buluş ruhuna çok büyük bir heyecan verir. Çünkü yaptığı keşiflerin bir tesadüf eseri olamayacak kadar mükemmel detaylarla donatılmış, içerisinde üstün bir akıl gizlenmiş olduğunu görür. Her detay başka bir detaya açılır. Allah’ın ilmi sonsuz olduğu için her bilim adamının önünde adeta uçsuz bucaksız okyanuslar vardır. Hepsi zamanı geldiğinde keşfedilmeyi beklemektedir.
Materyalist ve ateist çevreler ne kadar çabalarlarsa çabalasınlar, ortada çok açık olan bir gerçek vardır: Tüm kainatı, içindeki hayvanları, bitkileri, insanları, yıldızları, gezegenleri, denizleri, dağları Allah yaratmıştır. Bilim adamları sanılanın aksine Allah’ın yaratılış delillerini sürekli incelediklerinden Allah’ın varlığını en çok gören ve fark eden insanlardır. Tarihe baktığımızda  Newton, Kepler, Leonardo da Vinci, Einstein gibi birçok ünlü bilim adamının yaptıkları bilimsel araştırmalar sonucunda Allah’a yöneldiklerini, kainattaki bu eşsiz düzenin Allah’ın eseri olduğunu söylediklerini görüyoruz. Şimdi bilim adamlarının bu sözlerinden birkaçını sizlerle paylaşmak istiyorum:
Gök bilimcisi olanDr. Allan Sandage:
"Beni bu sonuca götüren, dünyanın bilimle anlaşılamayacak kadar karmaşık olmasıydı. Var oluşun sırrını anlayabilmem ancak imanla mümkün."
Nobel ödüllü fizikçi Steven Weinberg:
"Kainatın sırları kozmoloji bilimiyle anlaşıldıkça, daha da içinden çıkılmaz bir hal alıyor." …Fizikçiler, uzayın, hayatın bir amaç için ve bilinçli olduğu konusunda belli işaretler fark etmişlerdi. Değişmeyen sayılar; yerçekimi kuvvetinin gücü, proton kütlesi ve elektronun elektriksel yükü gibi. Bunlar biraz farklı olsaydı, atomlar birarada durmaz, yıldızlar ışık saçmaz ve hayat görüntüsü olmazdı. "Doğa kanunlarının gördüğümüz kainatı oluşturmak için inanılmaz derecede ince bir ayarla ayarlanmış olması gerektiğini anladığınızda, bu durum, kainatın birden oluşmadığını, onun arkasında yatan birtakım bilinçli hareketlerin var olduğu fikrini doğurur."
Lazer prensiplerini keşfederek 1964 Nobel Fizik ödülünü paylaşan Charles Townesise şöyle söylemektedir:
"Pek çok kişi, evrenin kanunlarında bir akıl olduğunu hissetmektedir."
…Russel: "Kuantum mekanikleri bizlere özel bir ilahi müdahalenin olduğunu düşündürtüyor" demektedir. Pek çok bilim adamı mucize beklerken, Yaratıcı müdahalesini fizik kurallarıyla gösterir...
Isaac Newton'un evrene bakış açısı, aşağıdaki sözlerinde çok açık bir şekilde ifade bulmaktadır:
Güneş sisteminin, gezegenlerin ve kuyruklu yıldızların harika sistemleri yalnızca akıllı ve güçlü bir varlığın kudretiyle sürebilir. Bu varlık yalnızca dünyanın ruhunu değil herşeyi yönetir, O Allah'tır".1
Francis Bacon'un bir sözü, inançlı bilim adamlarının yaratılan tüm varlıklara hangi bakış açısıyla baktıklarının güzel bir örneğidir. Bacon şöyle demiştir:
Bunlar Allah'ın işidir; yapan varlığın herşeyi yapabilecek güçte olduğunu ve aklını gösterir; Dünya Allah'ın yarattığı bir varlıktır..2
Francis Bacon:
Hataya düşmemizi engellemek için çalışmamız gereken önümüzde iki kitap var, birincisi Allah'ın vahyi olan Kutsal Kitap, ikincisi O'nun gücünü ifade eden yaratılanlar.
İlk önce Allah'ın isteklerini ve emirlerini açıklayan Kutsal Kitabı, sonra da O'nun gücünü gösteren varlıkları incelemeliyiz. Sonraki öncekine anahtardır. Bize mantığın ve konuşmanın genel kurallarını öğreterek ilahi emirlerin gerçek anlamını bilmemize yardımcı olur, aynı zamanda inancımıza yeni pencereler açar. Bize Yaratıcı'nın büyüklüğünü anlatır. Zira, O'nun sonsuz kudreti ve büyüklüğü, fiillerinde ve yarattığı varlıklar üzerinde açıkça görülmektedir.3
John Ray:
Botanik bilimine birçok hizmette bulunan Ray: "Özgür bir adam için doğanın güzelliklerini ve Allah'ın sonsuz aklını ve yüceliğini düşünmekten daha değerli bir şey olamaz"4 diyerek bilim ve dinin içiçe olduğunu her zaman vurgulamıştır.
Robert Boyle:
Dünyadaki mevcut sistemin mükemmel bir şekilde planlanmış olması, özellikle de hayvanların sahip oldukları ilginç özellikler, duyular ve hayranlık uyandıran yapıların hepsi tarih boyunca düşünürlerin Allah'ın varlığını kabul etmelerine neden olmuştur.5
Isaac Newton:
Tüm zamanların en büyük bilim adamı olarak kabul edilen hem matematikçi hem de fizikçi olan Newton’un açıklamaları son derece dikkat çekicidir:
Bizler Allah'a muhtaç, aciz kullar olarak, kendi aklımıza göre Allah'ın aklının büyüklüğünü ve yüceliğini görmeli ve O'na teslim olmalıyız.6
Allah sonsuz ve mutlaktır; gücü sınırsızdır ve herşeyden haberdar olandır; varlığı sonsuzluğa dayanır; herşeyi yönetir, yapılan ve yapılacak olan herşeyi bilir. O sonsuz ve sınırsızdır; ... Daimidir ve vardır; Varlığı daimidir, her yerde mevcuttur; her zaman ve her yerde var olmasıyla O, tüm zamanı ve aralıklarını yaratır7
Doğayı ne kadar çok incelersem, Yaratıcı'nın eserleri karşısında inancım o kadar çok artıyor.8
Bilimle ciddi şekilde uğraşan herkes tabiat kanunlarında bir ruhun, insanlardan daha üstün bir ruhun olduğuna ikna olur. Bu yüzden bilimle uğraşmak, insanı dine götürür. 9
Einstein'in dine bakış açısını, aşağıdaki sözlerinde de görmek mümkündür:
Din duygusu ne zaman kaybolsa, bilim, ilhamı olmayan bir deneyciliğe dönüyor.
Göklerin ve yerin yaratılması ile dillerinizin ve renklerinizin ayrı olması, O'nun ayetlerindendir. Şüphesiz bunda, alimler için gerçekten ayetler vardır. (Rum Suresi, 22)
Allah, gerçekten Kendisi'nden başka ilah olmadığına şahitlik etti; melekler ve ilim sahipleri de O'ndan başka ilah olmadığına adaletle şahitlik ettiler. Aziz ve Hakim olan O'ndan başka ilah yoktur. (Al-i İmran Suresi, 18)
Kaynaklar:
1. Principia, Newton, 2nd edition; J. De Vries, Essentials of Physical Science, B. Eerdmans Pub.Co., Grand Rapids, SD, 1958, s.15
2. http://www.ldolphin.org/bumbulis/
3. Michael Bumbulis, Chnistianity and The Birth of Science, http://www.ldolphin.org/bumbulis
4. Isaac Newton, 1686. Mathematical Principles of Natural Philosophy. Motte'nin 1729'da Latince'den çevirisinden, University of California Press, Berkeley, California, 1934, s.680
5. Henry M. Morris, Men of Science Men of God, s. 5
6. Dan Graves, Scientists of Faith, s. 133-134
7. Dan Graves, Scientists of Faith, s. 142-143
8. Jeffrey L. Sheler and Joannie M. Schrof, The Creation, US News & World Report, Vol.111, No. 26, December 23, 1991 s.62
9. John Clover Monsma, The Evidence Of God In Expanding Universe (Genişleyen Evrende Allah'ın Varlığının Delilleri), s. 204-205

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder