20 Nisan 2014 Pazar

Bir mümin gizli şirkten nasıl korunabilir…


Bir mümin gizli şirkten nasıl korunabilir…
Bugün sizlere çok önemli bir konudan bahsetmek istiyorum. Bir Müslüman’ın gizli şirkin farkında olması ve bundan sakınması gerçekten çok önemli. Gizli şirk herşeyin Allah’ın kontrolünde olduğunu unutmak, insanlara ve olaylara benlik vermek demektir. İnsan gizli şirkin girdabına kapıldığında hatalar, sıkıntılar, çelişkiler, üzüntüler bir türlü peşini bırakmaz. O kişi çok büyük bir zorluk içinde hayatını geçirir. Çünkü gizli şirk içinde yaşayan insan olayların insanların kontrolünde olduğunu düşünür, bize kolaylık sağlayacak şeylerin insanlardan geleceğini düşünür, teknik tedbirlerle sorunlarını çözeceğini düşünür. Halbuki sevinci de yaratan üzüntüyü yaratan Allah’tır. Allah günleri lehte ve aleyhte çevirerek insanları dener.
İşte bu yüzden Allah’ın tüm kainatı yönettiğini ve herşeye güç yetirdiğini bir an için bile unutmamak gerekir. Allah her şeyi sarıp kuşatmıştır. Allah’ın dilemediği bir işi bir insan yapamaz, Allah’ın dilemediği bir sözü bir insan söyleyemez. Allah’ın dilemediği bir yaprak yerinden kopup düşmez, Allah’ın dilemediği bir olay asla gerçekleşmez. Sonuçta Allah dilemedikçe insan dileyemez. Eğer bir kaza geçiriyorsanız bu karşıdaki kişinin dalgınlığından kaynaklanmaz. Bu dünya şartlarında sadece sebep olarak yaratılır. Ama olayın batınına baktığınızda size bu imtihanı yaratan Allah’tır.
Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz. Gerçekten Allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. (İnsan Suresi, 30)
Gaybın anahtarları O’nun Katındadır, O’ndan başka hiç kimse gaybı bilmez. Karada ve denizde olanların tümünü O bilir, O, bilmeksizin bir yaprak dahi düşmez; yerin karanlıklarındaki bir tane, yaş ve kuru dışta olmamak üzere hepsi (ve herşey) apaçık bir kitaptadır. (En’am Suresi, 59)
Hepimiz dünya hayatında imtihan oluyoruz. Mesela karşınızdaki insan size kötü bir söz söylüyor gibi gözükür, fakat bunu Allah dilediği için yapar. Burada müminin imtihan olduğunu, Allah’ın olayları özel olarak evirip çevirdiğini bilmesi, düşünmesi ve olayların hikmetini kavraması gerekir. Ve sürekli yüzünü, kalbini Allah’a döndürmesi gerekir. Allah’ı unutup, olayların insanların kontrolünde olduğunu düşünürse o zaman şirke düşer.Bu yüzden mümin hayatının her anında Allah’ı düşünmeli, olayların bir hayırla yaratıldığını bilmeli ve Allah’ın bizi birçok olayla eğittiğini kavramalıdır.
Her nefis ölümü tadıcıdır. Biz sizi, şerle de, hayırla da deneyerek imtihan ediyoruz ve siz Bize döndürüleceksiniz. (Enbiya Suresi, 35)
Andolsun, Biz sizi biraz korku, açlık ve bir parça mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabır gösterenleri müjdele. (Bakara Suresi, 155)
Gerçekten güçlükle beraber kolaylık vardır.
Şu halde boş kaldığın zaman, durmaksızın (dua ve ibadetle) yorulmaya-devam et.
Ve yalnızca Rabbine rağbet et. (İnşirah Suresi, 6-8)
Burada hepimizin kul olduğunu da unutmamak gerekir, tabii ki insan hata yapabilir, yanılabilir. Ama Allah dinimizi çok kolay yaratmış. Bizler samimi Müslümanlar olarak her olayı tüm detaylarıyla yaratanın Allah olduğunu bileceğiz. Mümin olarak üzülmenin haram olduğunu bileceğiz, gaflete düşüp hata yaparsak Allah’tan bağışlanma dileyeceğiz ve kalbimizi Allah’a bağlayıp hayatımıza devam edeceğiz. Sonuçta herşeyi yaratanın Allah olduğunu bilip  bunun verdiği rahatlıkla ve huzurla bu dünyadaki hayatımızı geçireceğiz.Tabii ki karşımızdaki insanların hoşuna gidecek şekilde davranıp, en güzel sözleri söyleyeceğiz, fakat bütün bunları Allah’ı razı etmek için yapacağız.
Bizler samimi Müslümanlar olarak hayatımızdaki her anımızın kaderde olduğunu biliyoruz. Bu yüzden de  bunun rahatlığını ve huzurunu yaşıyoruz, tevekkül ediyoruz ve yaşadığımız zorluklar karşısında da sabrediyoruz. Unutmayın ki dünya hayatı çok kısa, aynı zamanda da son derece oyalayıcı ve detaylı yaratılmıştır. Gizli şirkten kurtulan ve olayların tam anlamıyla Allah’ın kontrolünde olduğunu kavrayan bir mümin ise derin bir imana ve tarifsiz bir huzura kavuşmuştur…
Gerçekten, Allah, Kendisi’ne şirk koşulmasını bağışlamaz. Bunun dışında kalanı ise, dilediğini bağışlar. Kim Allah’a şirk koşarsa, doğrusu büyük bir günahla iftira etmiş olur. (Nisa Suresi, 48)
Bu, Allah’ın hidayetidir; kullarından dilediğini bununla hidayete erdirir. Onlar da şirk koşsalardı, elbette bütün yapıp-ettikleri ‘onlar adına’ boşa çıkmış olurdu. (En’am Suresi, 88)
Onlar, Allah’ın kadrini hakkıyla takdir edemediler. Oysa kıyamet günü yer, bütünüyle O’nun avucu (kabzası)ndadır; gökler de sağ eliyle dürülüp-bükülmüştür. O, şirk koştuklarından münezzeh ve Yücedir. (Zümer Suresi, 67)
O Allah ki, O’ndan başka İlah yoktur. Meliktir; Kuddûstur; Selam’ır; Mü’mindir; Müheymindir; Azizdir; Cebbardır; Mütekebbirdir. Allah, (müşriklerin) şirk koştuklarından çok Yücedir. (Haşr Suresi, 23)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder