15 Nisan 2014 Salı

Müslümanların içine düştüğü sinsi tehlike: Bağnazlık


Müslümanların içine düştüğü sinsi tehlike: Bağnazlık
Yobazlığın hakim olduğu toplumlarda kadınlar daima horlanır ve aşağılanır.

Müslümanları içten çökerten, İslam’ın dünya çapında yayılmasını önleyen en büyük fitnebağnazlıktır, gericiliktir. Peygamberimizde yaşadığı dönemde bağnazlıkla ve yobazlıkla ciddi şekilde mücadele etmiştir. Hz. Ali’yi şehit edenler o devirde kendilerine Müslüman diyen yobazlardır. Hz. Ömer’i ve Hz. Osman’ı da şehit eden yobazların gerici tavırları ahir zamanda da devam etmektedir. Bu kişiler sözde dindar kimlikleriyle ortaya çıkıp, helali haram yapıp dinde meşru olan birçok şeyi yasaklamışlardır. Ortaya attıkları tüm buhurafelerin Kuran’da olduğunu öne sürmüşler, böylece dinimize büyük bir fitne karıştırmışlardır. Yobaz neşeyi yok eder, sevgiyi yok eder ve bunların yerine nefreti ve zalimliği koyar. Müthiş bir kibirle sadece kendi hurafelerinden oluşturduğu sapkın dini kabul eder.
Şimdi hep birlikte bakalım, yobazlar ne öne sürüyorlar: İslam’da müzik haram, Hıristiyan’a ve Musevi’ye saygı göstermek haram, kadına ihtimam, kadını yüceltmek, kadına değer vermek haram, bilim ve sanatta haram. Kafalarından uydurdukları haramlar uçsuz bucaksız böyle devam ediyor. Böylesine sevgisiz ve sığ bir anlayışın Kuran’da olmadığı çok açıktır, bütün bunlar yobazların uydurduğu ve İslam alemine yaydığı hurafelerdir.
Şimdi yobazların dinimize soktuğu sözde hadislerden sizlere örnekler vermek istiyorum. Bütün bu uydurma hadislerin dinimize ve peygamberimize iftira niteliği taşıdığı, dinimize zarar vermek üzere münafıklar tarafından söylendiği açıkça ortadadır. İslam’ın gerçek yönünü insanların görebilmesi için bu uydurma hadislerin Kuran’a dayalı olarak anlatılması gerekir. Bildiğiniz gibi bağnaz zihniyetin esas saldırdığı konu kadınlardır. Çünkü yobazlar kadınları devreden çıkarırlarsa dünyanın yarısını eleyeceklerini düşünürler. Diğer yarısını da kendi menfaatlerine göre yönlendirebileceklerini hesaplarlar.
Öncelikle yobazlar bağnaz zihniyette “kadınların aklının gelişmemiş olduğunu, imanlarının kuvvetli olmadığını” iddia ederler. Kadınlar hakkında böyle korkunç iddialar ortaya atarlar. Bildiğiniz gibi Kuran’da Sebe Melikesi güçlü ve siyasi sorumluluğu olan bir kadın olarak örnek gösterilir. Yanında istişare kurulu olmasına rağmen son söz Sebe Melikesi’nindir. Buradan kadınların hakimlik yapabileceği, siyasete girebileceği, her türlü  yöneticilik görevini alabileceği açıkça anlaşılır. Ama yobazlar bunun caiz olmadığını ileri sürerler. Fakat Kuran’la bakıldığında yobaz zihniyet köşeye sıkışır ve anında yalanı dolanı ortaya dökülür. Bu yüzden bu uydurma hadislerin Kuran’la çürütüleceğini herkes bilmelidir.
Yobazlar “başlarına bir kadını geçiren bir kavim asla iflah olmaz.” derler. Bakın bu muteber hadis kaynaklarına sokulmuş hurafelerden yalnızca bir tanesidir. Herşeyden önce  yobazlar kadın erkek ayrımı yaparlar. Onlara göre kadın buçuktur, değersizdir. Halbuki Kuran’da kadın erkek ayrımı yoktur, ikisi de Allah katında eşittir. Önemli olan insanın Müslüman olması, vicdanını kullanması ve Allah rızasına göre yaşamasıdır, kadın veya erkek olması değil.
Gericilerin öne sürdüğü hurafelerde kadına şiddet övülür ve bu tavrın İslam’da varolduğu öne sürülerek yine dinimize büyük bir fitne sokulur. Bu yobazlar “erkeğe karısını niçin dövdüğü sorulmaz” derler. Böyle çarpık bir zihniyet olabilir mi? Müslümanlıkta böyle bir anlayış kesinlikle yoktur. Üstünlük ancak takvayladır, kadınların hakları Kuran ile korunmuştur.
Yobazların güya Buhari’de sahih hadis olarak geçtiğini iddia ettikleri bir başka hurafe de şudur: “Kadınların dinleri ve akılları eksiktir.” Öncelikle bir insanın dininin nasıl olduğu ahirette Allah tarafından belirlenir. Biz hiçbir insana “sen Müslümansın, ya da Müslüman değilsin” diyemeyiz. Bu hükmü verecek olan Allah’tır. Kadınların dinlerinin ve akıllarının eksik olduğunu kimse iddia edemez.
İşte uydurma hadislerden bir diğeri: “Uğursuzluk üç şeyde vardır, kadında, evde ve atta.” Şimdi burada durup düşünün, yobazlar kadını tam anlamıyla uğursuz görüyorlar. Yobaz karısına, kızına değer vermiyor. Kuran’da ise Hz. Meryem’in tüm kadınlara üstün kılındığından bahsediliyor ama yobazlar kadını tam tersine aşağı görüyorlar. Kadının sözünü değil dinlemek onu kendilerini şeytana çeken bir varlık olarak görüyorlar.
Bakın yine uydurma başka bir hadis: “"Biriniz sütresiz olarak namaz kılarsa (önünden geçtiği takdirde) şunlar namazı bozar: Eşek, domuz, Yahudi, Mecûsi, kadın... Namazın bozulmaması için onun önünden, bunların bir taş atımlık uzaktan geçmesi kifâyet eder." Bu uydurma hadiste de kadınlar ne kadar aşağılanıyor, adeta köpekle ve eşekle bir tutuluyor.
Açıkça görüldüğü gibi yıllarca Müslüman dünyasından kaliteyi, görgüyü, modernliği, sevgiyi kaldırmak için her türlü fitne, binbir çeşit hurafe dinimize sokulmaya çalışılmıştır. Özellikle kadına değer verilmeyen topluluklar hep ikinci sınıf topluluklardır, hep ilkel kalmışlar, kendilerini geliştirememişlerdir. Bu gericiliği nerdeyse birçok İslam ülkesinde görüyoruz. Hurafeleri tüm İslam alemine yayarak gittikçe kalitesizliği de arttırmaya devam ediyorlar. Böylece aciz ve güçsüz toplumlar meydana geliyor. Kadınlar da bir süre sonra bu hurafelere inanıp kendilerini geri çekiyor, erkeklerin her türlü eziyetine normal gözle bakmaya başlıyor. Yobazların hakim olduğu toplumlarda kadın ikinci sınıf vatandaş yerine bile konmuyor.  
Bütün bu anlaltığım örneklere bakarsak, yobazların yaptığı “atalarının dinine uymaktır” peygamberimize ve sahabeninkine değil. Bu şekilde uydurma hadislerle insanları İslam’dan Kuran’dan soğutarak çok büyük bir sorumluluk yükleniyorlar. Kendi anlattıklarına kendileri de inanmıyorlar ama münafıklar dine zarar vermenin en iyi yolunun bağnazlık olduğunu çok iyi biliyorlar. Böylece kaleyi içten yıkıyorlar. Dinimizi bu hurafelerden ibaret zanneden birçok insan Kuran’ı eline almaya bile çekiniyor. Dinde nasıl bu kadar acımasızlık, şefkatsizlik ve merhametsizlik olabileceğine akıl sır erdiremiyor.
Bakın, yobazların getirdiği bu sistemde sevgi, sevinç, merhamet tamamen yok olur ve insanlar artık öyle bir hale gelirler ki beyinleri donar. Akılları kapanır ve felç olurlar. Ve daha sonra “ben bu dini yaşayamıyorum” deyip kesip atarlar. İşte münafıkların ve yobazların istedikleri de budur. Şeytan dini içinden çıkılmaz bir hale getirerek dini içeriden vurur, yobazlar da tam anlamıyla bu yöntemi kullanırlar. Ahir zamanda samimi Müslümanların yapması gereken Kuran’da anlatılan gerçek İslam’ı insanlara anlatmak ve tanıtmaktır. Dinimizin sevgi, barış, modernlik ve özgürlük dini olduğunu tüm dünyaya göstermektir. Kuran’da kadına çok değer verildiği, kadının korunduğu ve üstün tutulduğu anlatılmalıdır. Böylece Deccal’in fitnesi son bulacak insanlar tam anlamıyla fıtratlarına uygun olan İslam’a koşa koşa gireceklerdir.
Ve insanların Allah'ın dinine dalga dalga girdiklerini gördüğünde, (Nasr Suresi, 2)
Hemen Rabbini hamd ile tesbih et ve O'ndan mağfiret dile. Çünkü O, tevbeleri çok kabul edendir. (Nasr Suresi, 3)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder