Bu zavallı çocukların yüzü ne zaman gülecek?

Afrika’da açlıktan kırılan ve bir deri bir kemik kalan çocuklar, Afganistan’da, Filistin’de, Irak’ta, Mısır’da, Suriye’de öksüz kalan, evsiz barksız kalan, yurtlarından sürülen, sınırdaki kamplarda yaşam mücadelesi veren çocuklar… Bu çocuklar bizim de çocuklarımız olabilirdi değil mi? Hiç beklemediğimiz bir anda, bir sabah vakti üzerine bombalar yağan ev bizimki de olabilirdi değil mi?

Peki ama bu zavallı çocukların yüzü ne zaman gülecek, ne zaman bu çocuklar korkusuzca okullarına gidebilecek, gülerek, sevinç içinde sokaklarda oynayabilecek, hak ettikleri huzuru ve mutluluğu yaşayabilecek?

Dünyadaki bu karanlık görünümü ortadan kaldırabilecek tek güç Müslümanların kendi aralarında kuracakları sevgi, kardeşlik ve dayanışma ruhuna dayalı olacak bir İslam Birliğidir. İslam Birliğinin sağlayacağı güç bu ülkelere hâkim olduğunda ve ülkeler arasındaki manevi bağ tesis edildiğinde tüm dünya çocuklarının kurtuluş ve mutluluğu da an meselesi olacaktır.

Türkiye liderliğinde çok büyük bir İslam Birliği kurulduğunda, insanlar arasında önceden hâkim olan kavga, nefret, bencillik, çıkarcılık ve düşmanlığın yerini Kuran’da emredilen sevgi, saygı, anlayış, dostluk ve fedakârlık gibi güzel ahlak özellikleri alacaktır. Türkiye bu yüzden tüm dünyanın kurtuluşu için ve bir damla kan dökülmemesi için dünya çapında bir İslam Birliği’nin kurulmasına hiç vakit kaybetmeden öncülük etmelidir.

Tüm yazılarım: http://mertaslanoglu.blogspot.com/

Bu zavallı çocukların yüzü ne zaman gülecek?

“İnkâr edenler birbirlerinin velileridir. Eğer siz bunu yapmazsanız (birbirinize yardım etmez ve dost olmazsanız) yeryüzünde bir fitne ve büyük bir bozgunculuk (fesat) olur.” (Enfal Suresi, 73) 

Size ne oluyor ki, Allah yolunda ve: “Rabbimiz, bizi halkı zalim olan bu ülkeden çıkar, bize Katından bir veli (koruyucu sahib) gönder, bize Katından bir yardım eden yolla” diyen erkekler, kadınlar ve çocuklardan zayıf bırakılmışlar adına savaşmıyorsunuz? (Nisa Suresi, 75)